üreme bir hak olmalı

İnsanların üremesi
sperm
artı
yumurta taşıyıcılığı
artı
cinsel faaliyet
icrasına endeksli olmamalı,
üreme bir hak olmalı...
seçme seçilme hakkı gibi,
mesela vatandaşlık haklarımızı kullanmamız bile belli ehliyetlere sahip olmayı gerektiriyor,
yaş,
akıl, vs.vs.
şimdi ben seçme hakkımı ister kullanırım ister kullanmam,,,
kullanmadım diyelim maktu cezaya razı olurum))
kullandım diyelim seçimime razı olurum,,,
veya seyahat hakkımı kullanmamı,
yahut sendikal haklarımı kullanmamı
hatta kısa vadede türbanı canım ister ise her alanda kullanma hakkımı anayasa bana taahhüt ediyor ya,,,
Üreme hakkı da anayasal bir düzenlemeye tabii tutulmalı,,,

Ve insanların yaratılıştan ötürü üreme kabiliyetleri var.

Fiziksel güç kullanma,

tekil veya çoğul,,,

yakınlarına,

uzaklarına

zarar verebilecek fikirleri

düşünüp uygulayabilme kabiliyetleri gibi..,

İkinci kabiliyetlerini kullanma hali ile ilgili bidolu hukuki, kanuni mevzuat, kurum vs. var.

En basiti insanlar ticaret yapma hakkını kullanıyorlar mı?

Kullanıyorlar...

Ticari faaliyetde bulunma hakkı vergi, bankalar, müşteriler nezdinde kanuni mükellefiyetlerini yerine getirdikleri sürece kimsenin elinden alınmıyor,,,

ama diyelim vergi dairesi ile veya banka ile husumete düştüğünde,,,

yeni kanunlara göre tek bir çek'i dahi yazıldığında,

ticaret erbabı vergi dairesince,

bankalarca,

mahkemelerce

kötü adam ilan edilmiyor mu?

Bazen cebren

bazen mecburen

ticari faaliyeti sonlanmıyor mu??

ki ülkemde

ticari faaliyette bulunma hakkını kötüye kullanma lüksü

tek bir tek tacir'in insiyatifine mi tabii???

ekonomik gidişatı evirip çevirenlerin hiç mi suçu yok?

Meclis sigarayı bile topluma zararlı ilan etti

(((pasif içicilik muhabbetine ayrıyeten sinir oluyorum,

bu memlekette kurunun yanında ne ıslak'lar

en olmadık sebeplerle telef oluyor hergün)))

Hergün çocuklar doğuyor,,,
Bir kısmı nurtopu gibi kucaklara
Bir kısmı mahkeme dosyasının zabıtlarına
yuvalanıyor,,,
Kanun sadece soy bağını tespit ile uğraşıyor,
eh hadi bir de nafaka belirliyor,,,
O da ebeveyn'in gelirine göre
(( kazık kadar baba çıkıyor ortaya, ben 50 bilemedin 100 ytl.nafaka verebilirim,,,bu gene iyisi,,,kimi de çalışmıyorum, vallahi sayın hakim kendime bakamıyorummmm))
Büyüyorlar...,
Bir kısmı sokaklarda,
Bir kısmı tokatlarla,
Bir kısmı gizlenmiş ayıplarla,
Bir kısmı yalnız karbonhidratla...

Doğuyorlar...,
Daha kendi hayatlarına sahip olamayanlarla
Belki primer
Belki sekonder
Bir dişi, bir erkek..,

Kendince sebeplerle
Kah Yahut sadece umursamazlıkla
Kimi evlilikte mutlulukla kucaklara
sonrasında yani boşanınca
anne/babasının taarruzlarının ortasına,

Oysa doğan her insan
Hem mühim,
Hem bireysel,
Hem sosyal,
Hem ekonomik,
Hem hukuki,
Hem siyasi,
Hem sıhhi
Ve de yıllara sari
kudrette anlamlar taşır,

Bu yüzden...,
tıpkı hukuki haklarını,
siyasi haklarını
ve hatta vatandaşlık haklarını kullanmak gibi
üreme haklarını kullanmak da
ehil kişilerin insiyatifinde olmalı,
ehliyeti olmalı bu trafiğin,
ama yetmez..,
bu haklarını kötüye kullananlara,
ihlal edenlere,
ağır müeyyideler uygulanmalı...
adam/kadın birlikte olmuş,
çocuk doğmuş,,bakmamışlar
veya kötü bakmışlar vs.
sistem ne yapıyor..,
'ver çocuğu sen bakamıyorsun, ben devletin şefkatli kollarında büyüteyim' diyor
adamın/kadının canına minnet..,
ortalama bir insan ömrü 70 yıl diyelim,
topluma 70 yıla sirayet edecek zararlar veriliyor...
neden..,
toplumların,
toplumu idare mekanizmalarının
sevişmeyi insani,
üremeyi ise
hem tesadüfi
hem de ilahi gördüğünden
(ki çocuklarına bakamayacak kimselerde bu tesadüfün gerçekleşme yüzdesi müthişş)