bir noktadan sonsuz sayıda doğru geçer: Türkiye 2008

Pazar, Şubat 10

Türkiye 2008

Türkiye 2008
Beklentiler,
Tercihler,
Beğeniler...,

başlıkları ile IPSOS KMG'nin 26 il ile bunlara bağlı kentsel ve kırsal bölgelerde
1102 kişi üzerinde yaptığı araştırma sonuçlarına http://www.pazarlamadunyasi.com/
sitesinde rastladım, ki sonuçlar ilginç...1102 kişilik bir done'den ulaşılan genel
'beklenti, tercih ve beğeni' tespitlerimiz hiçbirimize yabancı değil...

  • TOPLUMSAL TAHMİNLER;

2008 yılında toplumun %69 unda 'terörle mücadelenin başarıya ulaşacağı' yahut
'insanların kendini güvende hissedecekleri' beklentisi ve tahmini dikkat çekmiş...,
ki yorumu yapılırken de ikilem aşılamamış. Bu % 69 gibi yüksek bir olumlu sonuç;
toplumsal beklenti&tahmin mi? toplumsal arzu&istek mi?
Misal, toplumun % 50'si de güneydoğu sorununun her halükarda devam edeceğini
düşünüyorlarmış.
O halde kendimce sonuç açık;
a) % 50 lik oran güneydoğu sorununu yalnız ve yalnız terör gerçeğiyle
çözülebilir addetmiyor. Hem terör mücadeleden yana, hem de ilaveten
güneydoğu kesimine yönelik daha sosyal, siyasi, ekonomik çözüm
beklentileri var, ancak yine de bu beklentilerine siyasi otoritenin
çalışmalarında anlamlı gayretler, çözüm önerileri, projeleri, eylemleri
ile olumlu bir yanıt alamıyor.
b) % 69'luk oran ile % 50 lik oran tek bir sonuca daha sağlam ulaşıyor.
Toplumda 'Türk Silahlı Kuvvetler'e güven duygusu sapasağlam....

Yine sonuçlar da; 2008 yılı için dinin toplum hayatında daha fazla etkili
olacağı düşüncesi hakim'miş. % 52 gibi bir kesim türban-başörtüsü konusunda
çözüm sağlanacağı inancında iken, % 44 lük bir kesim de tam tersi yönde beklentide...
Dikkat çeken tahmin ise; farklı motivasyonlarla da olsa, 'din'in 2008 yılında toplum ve
devlet nezdinde etkili bir varlık göstereceği yönünde...

  • GENEL EKONOMİ TAHMİNLERİ

2008 yılı beklentilerinin değerlendirmesinde;
iyimser havanın varlığını korumaya çalıştığı, ilaveten bir önceki yıla oranla anlamı bir endişenin varlığına dikkat çekilmiş. 2007'ye girerken 2007 yılında ekonomik anlamda daha iyi durumda olacağını düşünen kesim % 47 imiş, 2008 sonuçlarında bu beklenti içinoran % 37'ye düşmüş.

  • SATINALMA, TÜKETİM EĞİLİMLERİ;

2007 değerlendirmelerinde canlı bir yıl ve yüksek tüketim potansiyeli beklentisi hakim iken;

2008 yılında tüketicinin sağlık sigortası satınalma eğilimleri haricinde otomobilden cep telefonuna, bilgisayardan konuta birçok tüketim alanında daha az harcamaya niyetli oldukları tespit edilmiş.

Yani, 2007 de sütten ağzı yanan ve 2008 'de de yoğurdu üfleyerek yiyecek..

  • EN BEĞENİLENLER;

Sekiz farklı kategori için; % 63'ümüz en beğendiği yazarı geçiniz, 'bir yazar ismi' dahi söyleyememiş. %66 sı en beğendiğiniz köşe yazarı sorusunu da aynı bilgisizlikle cevapsız bırakmış. En beğenilen roman yazarı ise; Reşat Nuri Güntekin imiş, yani yazara ve romanlarına olan bir eğilim değil de, aynı yazarın romanından uyarlanan bir TV dizisine olan eğilim baskın...

Üstelik en beğenilen yazarın romanından uyarlanan 'Yaprak Dökümü' adlı dizi de en beğenilen TV dizisi olmuş.
En beğenilen yazarlar için verilen cevaplar arasında geçen yıl Orhan Pamuk birinci sırada iken, şimdi ikinci sırada yer almış,,,birinci tabii Reşat Nuri Güntekin...
Yani entellektüel gündem ile toplumun büyük çoğunluğunun reel gündemi ayrı nağmelerde...imiş
En beğenilen şarkıcılar; Sibel Can, İbrahim Tatlıses ve akabinde Sezen Aksu
En beğenilen televizyonular; Ali Kırca, Uğur Dündar, Mehmet Ali Birand Sonuçlar geçen yıllar ile kıyaslandığında,,,bu kimliklerin klasikleştiği söylenmiş.

  • SİYASİ GÜNDEN TAHMİNLERİ;

Tuhaf.., yine de iktidar parti olan AKP'nin yükselişi devam etmiş, Cumhurbaşkan'ından %80 Başbakan'dan % 73 memnuniyet tespit edilmiş. Ki Cumhurbaşkan'ından geçen yıl ki memnuniyet oranı % 69 ise bu yıl % 80'e ulaşmış.

AB'ye girme isteğimiz hafif bir artış göstermiş, geçen yıl % 50 / bu yıl % 55

Yine de AB'nin bizi istemediğine inananların oranı % 66.

  • SONUÇ İTİBARİYLE;

2008 de genel ruh hali geçen yıla oranla bir nebze endişeli, beklentiler bir nebze temkinli ise de; araştırmanın bütününe bakıldığında bu tedbirli duruşa müsebbip siyasi otorite değil,,,,belki güneydoğu sorunu, biraz da AB'nin yine yine bize yüz vermeyeceği kanısı, ilaveten 'Yaprak Dökümü' nün izleyicide yarattığı 'sen ne kadar iyi olursan ol, kötüler her yerde' psikolojisi ve 'Allah Yardımcımız Olsun' temennisi..,yani bu son yorum tamamen 'kendimce'

Hiç yorum yok: