Bir gri kıvrım içinde, nedensiz Eflatun bir sis bulutu tattım belli belirsiz, Çok ağaçlı bir orman gibi Bilge ve gizemli Sırrına ermek için Eflatun olmalı. İçinde zaman zaman lacivert Mora boyar, zora koyar eflatunu..
Eflatunu açtım.
Bir gri kıvrım içinde, nedensiz Lacivert derinlikler buldum okyanus misali sessiz Maviden daha yakın, daha zor ve sıcak Bazen nar ağacı, bazen dar. Okyanus dibinde gizli bir dünyada saklı sevgi Derinden bir kaç damla olsa da nasibim Lacivertten, önce yetinmeyi öğrendim.
Laciverti açtım.
Bir gri kıvrım içinde, nedensiz Mavi enginler gördüm uçsuz bucaksız Uzağın rengi mavi kadar sonsuz Buzulun rengi gibi soğuk Ve bir mavi çam kadar asil gökyüzüne doğru Gözümü kamaştırdı mavinin güzelliği ve ihtişamı İçimi acıttı ulaşılmazlığı
Maviyi açtım
Bir gri kıvrım içinde, nedensiz Kızıl bir kor yakaladım henüz külsüz Uzak zamanlardan sıcak çarpıcı ve yakıcı Grubunda Ankara'nın Daha bir kızıla yandı Kırmızı yapraklı Japon elmaları
Kırmızıyı açtım
Bir gri kıvrım içinde, nedensiz Turuncu muzip bir gülümseme gördüm eşsiz Siyah beyaz bir resmin içinden göz kırptı Taze portakal kokulu Bilmem başında estimi hiç kavak yeli Ben portakal ağaçlarının meltemini gördüm yalnız Güzel saçlarını taradı geçti.
Turuncuyu açtım
Nedensizler bitti
Son gri kıvrım içinden çıktı nasılı Işığın rengi sarı Bütün renklerden daha sıcak ve parlak Daha bilge ve yakın Ve aslında en derinde Korkularını, hüzünlerini İncinmişliklerini zayıflıklarını Yani en insanca yanlarını Saklamış bunca renge Bin maskeye bin matruşka bebeğe
En sıcak En yakın ve parlak En içerde Gizlenmiş en küçük bebek Yani sarı çekirdek
*Gri aklın ve zekanın rengi |
|
Yıldız Yıldız |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder