bir noktadan sonsuz sayıda doğru geçer: Sivil İtaatsizliğin Kısa Tarihi

Pazartesi, Mart 17

Sivil İtaatsizliğin Kısa Tarihi

1817 yılında Amerika'nın Concorde kasabasında doğan Henry Thoreu, 1946 yılında "kelle vergisi"ni ödemeyi kabul etmediği için bir geceliğine cezaevine girdi. Thoreu'nun amacı, tutuklanarak içeri girmek ve böylece dikkatleri kölelik karşıtı harekete çekebilmekti. Ancak, bir gece cezaevinde kalan Thoreu'nun borcu bir yakını tarafından ödendi ve Thoreu serbest bırakıldı.
Thoreu'nun gelişmeler karşısındaki tavrı da netti: Vergi borcunu kendisi ödemediği için cezaevinde kalmasının hakkı olduğunu söyledi. Ancak, çıkmazsa zorla çıkartılacağı yanıtını alınca, mecburen dışarıya çıktı. Olaydan sonraki ilk görüşmelerinde, kölelik karşıtı hareketin önde gelen isimlerinden Ralp Wald Emerson , kendisine neden içeriye girdiğini sorduğunda yanıtı da oldukça anlamlıydı: "Sen ne diye girmedin?"
Thoreu, cezaevinden çıktıktan sonra eylemlerini ve cezaevine giriş öyküsünü merak eden kasaba halkına konferanslar verdi. Thoreu'nun bu konferanslarda anlattıkları daha sonra 'Resistance To Civil Government' başlıklı bir manifestoya dönüştü. Bu manifesto Türkçeye de, "Sivil itaatsizlik" başlığıyla çevrildi. Thoreu'nun 'Resistance To Civil Government' adlı manifestosunda cezaevine girişine neden olan eylemini şu sözlerle açıkladı,,,


  • Şu kılavuz söze bütün yüreğimle katılıyorum: En iyi yönetim en az yönetendir. Ancak kendilerini 'yönetimin tümüyle ortadan kalkması için uğraşanlar' olarak isimlendirenlerden farklı olarak, yönetimin ortaya çıkmasını istiyorum.

  • Tek bir namuslu kişi Massachusetts eyaletinde köle kullanmayı bırakarak bu ortaklıktan çekilse bu nedenle de cezaevine kapatılsa Amerika'da köleliğin kaldırılmasıyla sonuçlanır bu; çünkü ilk girişimin belirsiz olup olmamasının önemi yoktur. Bir kez iyi yapılan iş sonsuza kadar öyle kalacak demektir. Oysa daha çok bu soru üzerin de laflamayı severiz biz... Her hangi birini haksız yere cezaevine tıkan bir yönetimde, doğru kişinin bulunması gereken yer de bir cezaevidir... Bütün doğru insanları cezaevinde tutmak ya da köleliği kaldırmak seçenekleri söz konusu olursa devlet hangisini seçeceği konusunda duraksamayacaktır.

  • Kendimi şöyle bir devlet düşleyerek avutuyorum: Sonunda bütün insanlara karşı doğru olmayı gözeten, bireye sanki komşusuymuş gibi davranan bir devlet! Komşularıyla yurttaşlarının tüm ödevlerini yerine getiren bir avuç kişi, onun işlerine karışmaksızın ne de onunla kuşatılmaksızın kendisinden uzakta yaşayacak olursa, bunu kendi amacına aykırı saymayan bir devlet! Bu tür meyveler veren, bu meyvelerin olabildiğince çabuk olgunlaşıp dökülmeleri uğruna sıkıntı çeken bir devleti Böylesi bir oluşum daha yetkin daha parlak bir devletin yolunu açacaktır. Benim düşlediğim de bu işte. Gel gelelim henüz böylesi yok orta yerde.


BURÇİN BELGE

Hiç yorum yok: